Metabolik Sendrom Nedir?

Metabolik sendrom; sistemik bozuklukların birbirine eklendiği bir endokrinopati hastalığıdır.

Erkeklerde %28, kadınlarda %40 oranında görülür.

Genetik, çevresel veya infeksiyöz gibi tek bir sebebe bağlanamamıştır. İnsülin direnci ile başlayan bir hastalıktır.
Kentsel yaşam ve dengesiz beslenme tetikleyen unsurlardır.

Diabetes mellitus, bozulmuş glukoz toleransı ve insülin direnci etkenlerinden en az biri varsa metabolik sendrom çalışma grubuna eklenir.

Metabolik sendrom; kan yağında, kan basıncında ve kan şekerinde yükselmeye bağlı olarak meydana gelen bir hastalıktır. Metabolik sendromda, adından da anlaşılacağı gibi, metabolizma yavaşlar ve buna bağlı olarak hastalıklar meydana gelir. Bu hastalıkların ilk belirtileri göbek çevresi yağlanması ve kilo artışıdır.

Özellikle orta yaş insanlarda gittikçe yaygınlaşan metabolik sendrom, hareketsizlik, sağlıksız beslenme ve stresin ortaya koyduğu çağımızın yaygın sorunlarıdır. Cinsiyet olarak genellendiği zaman ise, en çok bayanlarda görülmektedir.

Metabolik sendrom yaşanmaya başlandığı andan itibaren kişi, potansiyel bir kolesterol, hipertansiyon, diyabet, insülin, kalp ve beyin damarları tıkanma hastalarıdır. Bu hastalıklar neticesinde ise, felçten kalp krizine kadar pek çok hayati tehlikeler altında olan kişiler bulunur.

Metabolik Sendromdan Nasıl Korunuruz?

Metabolik sendromda genetik etkili olsa da, bu hastaların genelde yaşam tarzlarından dolayı bu hastalığa yakalandıkları tespit edilmiştir. Metabolik sendromdan korunmak için ilk yapılması gereken, düzenli ve dengeli beslenmektir. Sadece beslenme değil, spor yapmak da çok önemlidir. Fiziksel olarak aktif yaşamak sadece formda kalmayı değil, sağlıklı olmayı da sağlar. Düzenli yürüyüş ve egzersiz yapan kişilerde kan değerleri normal, kan damarları geniş, kemikleri sağlam ve kasları güçlüdür. Bu sayede pek çok hastalıktan korundukları gibi, metabolik sendromdan da korunmuş olurlar.